Türkler ve Moğollar Arasındaki Farklılıklar
Farklılıklar vücut yapısında ve yüz şeklinde, saç tipinde, elbise giyiminde, temizlik konusunda dikkati
çekmektedir. Türklerin yapılan antropolojik incelemeler neticesinde "beyaz ırka" mensup bulundukları (Turanid
tipinde; brakisefal); Moğolların ise "dolikosefal" oldukları ilim âleminde kabûl edilmiştir. Ayrıca Moğolların "köpek"i,
Türklerin "Bozkurt"u rehber ettiklerini, Moğolların "domuz" beslediklerini, etinden ve derisinden faydalandıklarını,
Türklerin hiç bir zaman domuz ile alâkadar olmadıklarını hatırlatmakta fayda vardır. Türklerle Moğollar arasında
önemli farklılıklardan bir tanesi de "meclis" anlayışında kendisini göstermektedir.
Kaynaklar;
-L.Ligeti, Bilinmeyen İç Asya, İstanbul 1946, s 106
- İ.Kafesoğlu, "Türk Tarihinde Cengiz ve Moğollar Meselesi", Tarih Dergisi, sayı (1953), s.113-125
- B.ÖGEL, Türk Mitolojisi, Ankara 1971, s.556
11 Mayıs 2016 Çarşamba
9 Mayıs 2016 Pazartesi
İstiklâl Marşı
İstiklâl Marşı Kabulu
Mehmet Âkif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edilmiştir.
İstiklâl Marşı Sözleri
MEHMET AKİF ERSOY
Mehmet Âkif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edilmiştir.
İstiklâl Marşı Sözleri
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl...
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl...
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,
"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,
"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.
Ruhumun senden, İlâhi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne nâ-mahrem eli.
Bu ezanlar -ki şehadetleri dînin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
Değmesin mabedimin göğsüne nâ-mahrem eli.
Bu ezanlar -ki şehadetleri dînin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerîhamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.
Her cerîhamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
MEHMET AKİF ERSOY
Osmanlı Armasında Bulunan Nesneler
1- Tuğranın etrafındaki bu güneş
motifi, padişahın güneşe benzetilmesinden ileri gelir
2- II.
Abdülhamit`in tuğrası.
5- Süngülü
Tüfek: Osmanlı ordusunun asli silahı olmuştur
6-Çift Taraflı Teber.
7-Toplu Tabanca
8-Terazi: Şeşper ve asaya asılıdır, adaleti
temsil eder.
9-(Üstte)Kur`an-ı Kerim (Altta)
Kanunnameler.
10-Nişan-ı Âli-i İmtiyaz.
1- Tuğranın etrafındaki bu güneş
motifi, padişahın güneşe benzetilmesinden ileri gelir
2- II.
Abdülhamit`in tuğrası.
5- Süngülü
Tüfek: Osmanlı ordusunun asli silahı olmuştur
6-Çift Taraflı Teber.
7-Toplu Tabanca
9-(Üstte)Kur`an-ı Kerim (Altta)
Kanunnameler.
10-Nişan-ı
Âli-i İmtiyaz.
11-Nişan-ı
Osmanî
12-Asa ve Şeşper
13-Çapa: Donanmayı temsil eder.
14-Bereket Boynuzu.
15-Nişan-ı İftihar
16-Yay
18-Borazan
19-Şefkat Nişanı
20-Top Gülleleri
21-Kılıç
22-Top
23-El siperlikli merasim kılıcı.
24-Mızrak
25-Çift Teber.
26-Tek Taraflı Teber
26-Tek Taraflı Teber
27-Bayrak
28-Osmanlı Sancağı
29-Mızrak
30-Kalkan ortasında stilize edilmiş güneş
motifi ve 12 yıldız
8 Mayıs 2016 Pazar
OĞUZ BOYLARINDAN BOZOKLAR
Bozoklar
Bozoklar,
Türk mitolojisinde "Göksel Boylar" (semavi kavimleri) ifade etmek
için
kullanılan bir kavramdır. Bunlar, Oğuz Han’ın
ikinci (gökten inen) eşinden olan
üç oğlu ve
onlardan türeyen boylardır. Altın Yay’ın sahibidirler. 24 Oğuz
boyundan
12'sini oluştururlar.
Bozok
Boyları
1) Kün Alp / Gün Han
a) Kayı: Sağlıklı, katı anlamındadır. Üç kıta ve
yedi denizde altı yüz yıldan fazla iktidarda olan Osmanlı sülalesi bu
boydandır.
b) Bayat / Bayad: Zengin, saygın anlamındadır.
Maraş ve çevresine hâkim olan Zülkadiroğulları, İran'da yaşayan Kaçarların bir
kolu (Şamabayatılar), Horasan'da Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları,
Erbil ve Kerkük Türkmenlerinin çoğu bu boydandır.
c)
Alkabölük / Alkaevli: Nereye gitse başarır anlamındadır. Türkiye
ve Âzerbaycan'daki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır.
d) Karabölük / Karaevli: Siyah odalı, siyah çadırlı
anlamındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan kalmadır.
Osmanlı zamanında şehzadeleri eğiten Lala'lar bu boydan seçiliyordu. Türkiye ve
Kırım civarlarında yaşamışlardır.
2) Ay Alp /
Ay Han
a)
Yazgur / Yazır: Çok
ülkesi olan demektir. Ak Yabgu dönemindeki Yenikent yabguları, Batı
Türkistan'daki Cend Emirleri, Karadaş denilen Horasan yazırları, Toroslardaki
Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır
b)
Düger / Tohar: Birikenler,
döğüşenler anlamındadır. Yenikentli Vezir, Aydur, Harput-Diyarbakır-Mardin
hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasındaki eski Caber Beyleri, Memluklar
devrinde Halep, Hama elleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Toharlar;
Malatya Toharıs, Dağıstan'daki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası
bu boydan hatıradır.
c)
Totırka / Dodurga: Ülke
almak ve hanlık yapmak anlamındadır. Sivas doğusundaki Tüdergeler bu boydandır.
d)
Yaparlı: Mis
kokulu anlamındadır. Misk ticareti yapan Yaparlı oymağı bu boydandır. Yaparlı
oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvarına bu güzel ıtriyattan
kattıklarından hâlâ kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırım'da hatıraları vardır.
3) Uldız Alp / Yıldız Han
a) Avşar
/ Afşar: Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli, avcı anlamındadır.
Huzistan beyleri, Konya'daki Karamanoğulları, Nadir Şah ve hanedanı, Urumiye ve
Horasan Avşarları bu boydandır.
b) Kızık
/ Kırık: Çok ciddi ve kuvvetli anlamındadır. Gaziantep, Halep ve
Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistan'da ve Şirvanın batısındaki ovalığa
Kazak adını verenler bu boydandır. Kırıklı aşiretleri bu boyun nişanesidir.
c) Bekteli
/ Beğdili: Ulu, aziz anlamındadır. Harzemşahlar, Halep çevresindeki
Beydililer bu boydandır.
d) Kargın
/ Karkın: Taşkın ve doyurucu anlamındadır. Akkoyunlu ve Halep-Hatay
bölgesindeki Kargunlar, Azerbaycan'daki Karhun köyleri bu boyun adındandır.
Bozoklar
Gün Han
Kayı
Alkaevli
Bayat
Karaevli
Ay Han
Yazır
Döğer
Dodurga
Yaparlı
Yıldız Han
Afşar
Beğdili
Karkın
Kızık
7 Mayıs 2016 Cumartesi
Kürşat Ve 40 Çerisi
Kürşad Olayı nın Amacı: O dönemde esir düşmüş TÜRK beyleri ve soylularını kurtarmak
amacıyla çin imparatorunu esir alarak esir olan TÜRK beylerini kurtarmaktır.
Kürşad olayı : Kürşad ve 40 çerisi çin sarayını bastı isyancı 40 TÜRK çeri çok sayıda olan çinli askerlerle savaştı ancak çinli askerlerle basa cıkamayacakları anladılar geri cekilmeye başladılar. Sağ kalan Türklerin arkasından giden Çin ordusu, fırtına ve sağnak yağış nedeniyle taşan Vey ırmağı kıyısında karşılaştılar.Burada son kalanlarda Çin askerleriyle savaşarak şehit düşdüler .
6 Mayıs 2016 Cuma
Turan Nedir?
Kelime Anlamı Olarak :Turancıların ülkü olarak benimsedikleri, yeryüzündeki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı düşledikleri devletin adı.
Amacı: Tüm Tğrklerin bir çatı ve bayrak altında toplanması sağlama
Turancılık, Türk kavimlerini bir devlet veya birlik içinde birleştirmeyi amaçlayan, "bir olmak, hür olmak" şeklinde özetlenen bir ideolojidir
Türklerin bu ideolojisinin en net anlamlandığı yer Kızıl Elma ülküsüdür.
Amacı: Tüm Tğrklerin bir çatı ve bayrak altında toplanması sağlama
Turancılık, Türk kavimlerini bir devlet veya birlik içinde birleştirmeyi amaçlayan, "bir olmak, hür olmak" şeklinde özetlenen bir ideolojidir
Türk kelimesinin kökü olan güçlü ve yöneten olmanın verdigi sorumlulukla dünya düzenini kurma ve koruma amacı gütmekte olan bir ideolojidir. Bu bağlamda dünyaya
barış ve
huzur
getireceğini söyleyen diğer ideolojilerden farkı yoktur.Türklerin bu ideolojisinin en net anlamlandığı yer Kızıl Elma ülküsüdür.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)